-
Köşe Yazıları
-
GÜNÜN EN ÇOK OKUNANLARI
-
Çözüm Süreci Yansımaları (3)
26 medeniyet, 9 Peygamber mezarı, 3 Peygamber makamı ve 27 sahabeye ev sahipliği yapmış bir şehir Diyarbakır ama malasef bu özellikleri hiç ortaya çıkartılmamış, hep terörle anılmak zorunda bırakılmış.
Diyarbakır’da iken, Başbakanlık Tanıtım Fonu tarafından destekli "Sevgi Taşı” adlı bir sinema filmine de danışmanlık yaptım. Hatta arkadaşlar ısrar edince kırmayarak filmin küçük bir sahnesinde rol aldım. Bir karakol sahnesi, rolümde bir mahalle karakolunda Başkomiser ..:))
Ben her işte bir hayır olduğuna inananlardanım. Filmin çekildiği bir gün süre uzamıştı ve geceye kalmıştı çekimler. On Gözlü Köprü, film ekibinin kendi gayretleriyle ışıklandırılmıştı. Çekimler sürerken birinin suya düştüğü farkedildi. Film ekibinden arkadaşlar hemen Diclenin serin sularına atlayarak genç kızı kurtardılar. Allah’tan bir kaç kırık harici fazla bişeyi yoktu. O gün set gecikmese hayatının baharındaki genç bir kız şu an aramızda olmayacaktı. Bu film hiç başarılı olmasa da, tek bir kişi bile izlemese de o genç kızın hayatı kurtuldu ya... Bu herşeye değer...
Diyarbakır’ın öz kültürünü ortaya çıkarma amaçlı , terörün, kargaşanın, kaosun olmadığı, Diyarbakır’a ön yargıyla bakan batılı bir ailenin (daha sonra, yakından görünce bu ön yargı tamamen yok oluyor) doktor oğlunun Diyarbakır’lı bir kürt kızına olan aşkının konu edildiği, Hz Süleyman(as)’dan kalma bir efsanenin de işlendiği çok güzel bir film…
Başrollerde dizlerden tanıdığımız Gökhan Mumcu, TRT6 (şeş)’de yayınlanan"can-u ceger”adlı dizide rol alan Zelal Dere, Bugün TV/Kanaltürk ‘ten Ece Pirim, usta Oyuncu Mehmet Ulay, Diyarbakır’lı sanatçı dostum Ekin…
Konu Diyarbakır olunca ücret dahi telaffuz etmeyen bu gibi değerli insanların varlığı; birlik, beraberlik ve kardeşliğimizin ebedi olacağına dair olan inancımı daha bir pekiştiriyor.
Burada ayrı bir parentez de TRT6 (şeş) Programlar müdürü olan Çetin Tüzün’eaçmak gerekiyor. Desteklerini unutmak mümkün değil, sağolsun. Set çalışmaları dışında gitmek yerine bir ay boyunca Diyarbakır’da kalan, film bitene kadar her türlü desteği veren, koşturan Ece Pirim’e yürek dolusu teşekkürlerimi, saygılarımı iletiyorum. O güzel yüreğiyle renk kattı, Diyarbakır halkının sevgisini, takdirini kazandı ,sağolsun… Diyarbakır’a, bölgeye olan sevgisini anlatırken sesi titreyen, gözleri dolan Gökhan Mumcu, o tertemiz yüreğinle iyi ki vardın. Kürt Kızı Zelal Dere, ileride daha çok ismini duyacağımız, başarılarıyla gurur duyacağımız genç ve yüreği güzel bir isim.
Diyarbakır’daki günlerimizde hemen hemen her gün birlikte olduğumuz Dışişleri Baş Diplomatı Alhan Altan Araslı’ya, filmin başından sonuna kadar hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan, yeri geldiği zaman evini açan Diyarbakır’dan sesi güzel, gönlü güzel Ferat Mehmetoğlu’na da sonsuz teşekkürler.
Tarım, Gıda Ve Hayvancılık Bakanı Sayın Mehdi Eker’e, Sayın Abdulkadir Aksu’ya, Sayın Galip Ensarioğlu’na, Sayın Cuma İçten’e, Diyarbakır Valisi Sayın Mustafa Toprak’a, İl Emniyet Müdürü SayınRecep Güven’e Ak Parti İl Teşkilatı’ından Ahmet Ay’a, Sur Belediye Başkanı Abdullah Bey’e, Özel Kalem Müdürü Remzi Bey’e, Ermeni Kilisesi Vakfı Başkanı Gafur Bey’e, Meryem Ana Süryani Kadim Kilise’si Vakfı Başkanı ve yöneticilerine, İleri şirketler Gurubu Yönetim Kurulu Başkanı Murat İleri’ye, İsviçre’de, Erbil’de, Diyarbakır’da faaliyet gösteren aynı zamanda Diyarbakır Girişimci İş Kadınları Derneği Başkanı olan Sayın Gülşen Duran’ Hanımefendi’ye, Diyarbakırspor Eski Başkanı Sayın Dr. Abdurrahman Yakut Bey’e ve ismini hatırlayamadığım tüm dostlara teşekkür ederim… Tabi sabahın erken saatlerine kadar büyük fedekarlıkla çalışan film ekibi, yönetmeninden (Ahmet Hoşsöyler)çaycısına kadar, en büyük alkışı onlar hak etti. Diyarbakır onları sevdi ,onlar Diyarbakır’ı …
Ön yargıları kırılması açısından bu tür projelerin her zaman desteklenmesi taraftarıyım.
Son olarak kulaktan dolma bilgilerle, yazılı görsel medyada çıkan birkaç art niyetli yazıyla değerlendirme yapmayalım, fırsat bulduğumuz an gidip yerinde görelim. İşte o zaman anlayacağız ki çok yanılmışız be bize çok yalan söylemişler.
Şimdi kardeşlik zamanı, fitneye, fesada fırsat vermeden haydi! taşın altına elimizi koyma vaktidir
ALLAH YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN
2013-05-19 22:26:28
Okunma Sayısı: 50145
Okunma Sayısı: 50145
Yasal Uyarı: Dünya Times yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm haklarının sahibidir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Yazarın Önceki Yazıları:
- Operasyonel İstihbarata Geçiş 2014-02-21 21:40:10
- Algı Operasyonları 2014-02-11 11:58:44
- Bitmeyen Hesaplar 2014-02-08 01:40:11
- Güçlü Devlet Güçlü İstihbarat 2014-01-28 19:40:55
- Yanlıştan Dönüş (HSYK Düzenlemesi) 2014-01-11 16:16:10
- Fişleme Dedikleri... 2013-12-07 15:40:51
- Suriye Denkleminde Strateji Oyunları 2013-11-18 21:40:05
- Siz Mesken Basmayı İyi Bilirsiniz! 2013-11-09 13:19:23
- Çoğulculuk mu marjinalleşme mi? 2013-10-30 18:13:39
- Bağımlılıktan Bağımsızlığa 2013-10-21 15:15:14
- Tüm Yazıları